Ana içeriğe atla

GEZEGEN:NEPTÜN




Güneş sistemi içinde yer alan sekizinci gezegen. Güneş'e olan uzaklığı 4.490.000.000 km., çapı 52.299 kmdir. Kütlesi Dünya'nınkinin 17,45 katıdır. Hidrojen, helyum ve metandan oluşan bir atmosferi vardır. Kendi ekseni çevresindeki dönüşünü 15 saat 48 dakikada, Güneş çevresindeki dönüşünü de 164.788 yılda tamamlar. Neptün'ün görünür yüzünün sıcaklığının -205°C dolayında olduğu hesaplanmaktadır. Neptün'ün 1846 ve 1949 yıllarında keşfedilen iki uydusu vardır. Bunlardan "Triton"un Neptün'e uzaklığı 355.000 km., çapı 6.000 km dir ve gezegen çevresindeki dönüşünü 5,88 günde tamamlar. İkinci uydu "Nereid"in çapı oldukça küçüktür (300 km. kadar) ve çok basık bir yörünge üzerinde döndüğünden Neptün'e olan uzaklığı 1,3 milyon km. ile 10 milyon km. arasında değişir. Gezegen çevresindeki dönüşünü ise 359,9 günde tamamlar.
Neptün gezegeninin varlığının bulunması astronomi matematiğinin parlak başarılarından biridir. Uranus gezegeninin hareketlerinde belirli bir aksama olduğunu, bunun başka bir gezegenin varlığından ileri geldiğini anlayan gökbilimcilerden Leverrier, masa başında yaptığı hesaplarla Neptün'ün yerini, çapını, dönüş hızını saptadı (1845). Aynı yıllarda ingiliz J.C. Adams da benzer düşünceden hareketle ve yine hesapla Neptün'ü kâğıt üzerinde bulmuştu. Bu gezegeni teleskopla ilk gören gökbilimci, gözlemlerini Leverrier'nin hesaplarına dayandıran Alman J. G. Galle'dir (1946).

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

GALAKSİ : SOMBRERO

Sombrero, ismini Meksikalıların geleneksel meşhur şapkasından alıyor. Çubuksuz sarmal sınıfında bir gökada olan Sombrero Messier kataloğunun 104. objesi (M 104) ayrıca NGC 4594 olarak da bilinyor. Bizden yaklaşık 31 ışık yılı (9.55 megaparsek) ötede, Başak takımyıldızı içersinde yer alıyor. 50.000 ışık yılı çapındaki bu galaksi, bizim Samanyolu gökadasının 3’te biri uzunlukta. +9 kadir parlaklığa sahip olan M104 amatör gökbilimciler için teleskopla kolay bir hedef. 11 Mayıs 1781 tarihinde Fransız astronom Pierre Méchain tarafından keşfediliyor. Méchain’in bir mektubunda bahsettiği cismi, J. Bernoulli daha sonra Berliner Astronomisches Jahrbuch’da yayınlıyor. Charles Messier M104 ile beraber 5 cisimi, Messier Kataloğu olarak bilinen listesine eklemek için not almış, fakat 1921’e kadar resmi olarak bu kataloğa eklenmediler. Önemli bir ayrıntı: gökadanın keşfedildiği tarihlerde henüz “gökada” keşfedilmemişti. Yani gökyüzünde bazı cisimleri keşfediyorlardı ancak bunların ne ...

SATÜRN 'ÜN TİTAN UYDUSU

Titan, başka bir gezegenin uydusu olmasına rağmen, Merkür‘e eşdeğer büyüklüğü ve “şu kadarcık uyduda ne işi var” diye düşündüren; azot ve metandan oluşan atmosferi ile benzersiz. Şöyle ki, Güneş Sistemi’nde yer alan gezegenlerin yüzlerce uydusu var ve bunlardan bazıları Titan kadar büyük olmasına rağmen hiçbirinin içinde mevsimler yaşanan, yağmurlar yağan, rüzgarlar esen bir atmosferi yok. Hatta ve hatta, “ne güzel gezegenler” dediğimiz Merkür ve Mars’ın söz etmeye değecek bir atmosferi bile yok. Bu duruma verilebilecek tek bir cevap var; Titan’ın atmosferi sürekli yenileniyor. Yani kaybettiği azot ve metanın yerine sürekli yenileri geliyor. Başka bir deyişle Titan, tıpkı Dünya gibi volkanik açıdan hala aktif, yahut yüzeyinde, atmosferdeki metanı yenileyecek bazı kimyasal, belki de biyolojik tepkimeler gerçekleşiyor. Böyle olunca, -180 derecelik yüzey ısısına sahip bu gezegende metana bağlı bir yaşam olup olmadığı gibi bir soru geliyor akla. Bu arada belirtmek lazım; metan...

ASTEROİD KUŞAĞI NEDİR?

Mars ve Jüpiter gezegenlerinin arasında kalan yerlerde bulunan cisme evinde bulunan bölge asteroid kuşağı (asteroid kemeri) olarak adlandırılır.Ve asteroid kuşağında bulunan cisimler genel olarak planetoid ve asteroid olarak biliniyorlar. Asteroid genişlemesi o kadar fazladır ki, bu uzanan mesafe Dünya'nın Güneş'ten olan uzak bir yerde 2.5 katına denk geliyor. Genişlik bu kadar büyük olunca da içerisinde trilyonlarca asteroid içerdiği söylemek zor olmaz. Bu asteroitler 20 santimetrelik bir kayadan, 1000 kilometre çapındaki cüce bir gezegen kadar değişik boyutlarda olabiliyorlar.Güneş Sistemi'nin oluşum aşamasında Güneş'i çevreleyen toz ve kaya yer çekimi ile birlikte gezegenlere çekildi. Ancak tüm maddeler bir gezegen oluşturulmadı. Onun yerine bu maddeler bir bölgedeeye yukarıdan asteroid kuşağını oluşturdu. Asteroid kuşağı oluşumu ile ilgili farklı teoriler de yok değil. Bazı gökbilimciler kemerin yok olmuş bir gezegenin hedeflerinden birini veya oluşamamış...