İnsanlar binlerce yıldan beri kayan yıldızları izlemektedirler. Fakat bu gördüklerinin ne olduğunu, nerden geldiğini ve nasıl oluştuğu konusunda hiçbir bilgiye sahip değildirler. Büyük bir merak ve ilgi içinde izledikleri bu yıldızların başka dünyadan geldiklerine bile inanırlardı.
Teknolojinin gelişmesi, gözlem ve inceleme olanaklarının artması ile birlikte bir türlü anlamlandırılamayan bu olayın aslında uzayda hareket eden katı ve küçük kitlelerin dünya atmosferine girmesiyle yaşanan bir olay olduğu, hatta görünenlerin yıldız bile olmadığı anlaşılmıştır. İnsanların gördükleri ve izledikleri şey yıldız kayması değil meteor diğer adıyla gök taşı düşmesiydi.
Meteor, gökyüzünde gerçekleşen olağanüstü olay anlamına gelen Latince ‘meteoron’ sözcüğünden gelir. Meteor, Güneş sistemindeki maddelerin dünya atmosferine düşerken yüksek hızda hava ile sürtünmesi sonucunda akkor haline gelerek, yeryüzünden özellikle geceleri kısa süreli bir ışık çizgisi şeklinde görülmesine verilen addır. Diğer bir ifadeyle uzaydan yeryüzüne düşen taş ve kaya parçalarının genel adıdır.
Halk arasında gök taşı olarakta bilinen meteor, yeryüzüne çok seyrek düşmektedir. Ortalama olarak dünya yüzeyine yılda birkaç bin meteor düşer. Fakat bu taşların sadece 500 kadarı buharlaşmaya uğramadan yeryüzüne ulaşır. Bazı bilim adamları bu sayının daha da fazla olduğunu söyler. Dünya yüzeyinin büyük bir bölümünün suyla kaplı olması nedeniyle Dünya üzerine ulaşabilen meteorların birçoğu okyanuslara ya da göllere düşerler. Bu sebeple de yeryüzüne düşen meteor sayısı bilinenden çok daha fazladır.
nefesalmakistiyormusun. blogspot. com
YanıtlaSil