Ana içeriğe atla

YILDIZ NEDİR?

Yıldız yoğun ve ışık saçan bir plazma küresidir. Biraraya toplanan yıldızların oluşturduğu gökadalar görünür evrenin hakimidir. Günışığı dahil olmak üzere dünya  üzerindeki erkenin (enerji) çoğunun kaynağı, bize en yakın yıldız olan güneştir.Diğer yıldızlar, Güneş’in ışığı altında kalmadıkları zaman yani geceleri gökyüzünde görünürler. Yıldızların parlamasının nedeni çekirdeklerinde meydana gelen çekirdek kaynaşması (füzyon ) tepkimelerinde açığa çıkan erkenin yıldızın içinden geçtikten sonra dış uzaya ışıma (radyasyon) ile yayılmasıdır. Yıldızlar olmasaydı, ne yaşam ne de öğelerin (element) büyük bir kısmı var olabilirdi.

Gökbilimciler bir yıldızın tayfını, parlaklığını ve uzaydaki hareketini gözlemleyerek o yıldızın kütlesi, yaşı, kimyasal bileşimi ve bunun gibi bir çok özelliğini belirleyebilirler. Bir yıldızın toplam kütlesi, yıldızın gelişiminin ve sonunun ana belirleyicisidir. Bir yıldızın gelişim süreci içinde bulunduğu aşamaya göre çapı, dönüşü, hareketi ve sıcaklığı belirlenir. Sıcaklık ve parlaklık durumuna göre işaretlendikleri diagramı (H-R diagramı), yıldızların güncel yaşını ve gelişim sürecindeki aşamasını belirlemek için kullanılır.

Yıldız gelişiminin ilk halkası, hidrojen, bir miktar helyum ve çok az miktarda daha ağır öğelerden oluşan ve içe doğru çökmeye başlayan bir madde bulutudur. Yıldız çekirdeği yeteri kadar yoğunlaştıktan sonra içinde bulunan hidrojenin bir kısmı sürekli olarak nükleer çekirdek kaynaşması tepkimesiyle helyuma çevrilir. Yıldızın geri kalan kısmı, açığa çıkan erkeyi, ışıma ve ısıyayım  (konveksiyon) birleşimiyle çekirdekten uzağa taşır. Bu süreçler yıldızın kendi içine doğru çökmesini engeller ve erke, yıldız yüzeyinde bir yıldız rüzgarı yaratarak dış uzaya doğru ışıma yoluyla yayılır.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

GALAKSİ : SOMBRERO

Sombrero, ismini Meksikalıların geleneksel meşhur şapkasından alıyor. Çubuksuz sarmal sınıfında bir gökada olan Sombrero Messier kataloğunun 104. objesi (M 104) ayrıca NGC 4594 olarak da bilinyor. Bizden yaklaşık 31 ışık yılı (9.55 megaparsek) ötede, Başak takımyıldızı içersinde yer alıyor. 50.000 ışık yılı çapındaki bu galaksi, bizim Samanyolu gökadasının 3’te biri uzunlukta. +9 kadir parlaklığa sahip olan M104 amatör gökbilimciler için teleskopla kolay bir hedef. 11 Mayıs 1781 tarihinde Fransız astronom Pierre Méchain tarafından keşfediliyor. Méchain’in bir mektubunda bahsettiği cismi, J. Bernoulli daha sonra Berliner Astronomisches Jahrbuch’da yayınlıyor. Charles Messier M104 ile beraber 5 cisimi, Messier Kataloğu olarak bilinen listesine eklemek için not almış, fakat 1921’e kadar resmi olarak bu kataloğa eklenmediler. Önemli bir ayrıntı: gökadanın keşfedildiği tarihlerde henüz “gökada” keşfedilmemişti. Yani gökyüzünde bazı cisimleri keşfediyorlardı ancak bunların ne ...

SATÜRN 'ÜN TİTAN UYDUSU

Titan, başka bir gezegenin uydusu olmasına rağmen, Merkür‘e eşdeğer büyüklüğü ve “şu kadarcık uyduda ne işi var” diye düşündüren; azot ve metandan oluşan atmosferi ile benzersiz. Şöyle ki, Güneş Sistemi’nde yer alan gezegenlerin yüzlerce uydusu var ve bunlardan bazıları Titan kadar büyük olmasına rağmen hiçbirinin içinde mevsimler yaşanan, yağmurlar yağan, rüzgarlar esen bir atmosferi yok. Hatta ve hatta, “ne güzel gezegenler” dediğimiz Merkür ve Mars’ın söz etmeye değecek bir atmosferi bile yok. Bu duruma verilebilecek tek bir cevap var; Titan’ın atmosferi sürekli yenileniyor. Yani kaybettiği azot ve metanın yerine sürekli yenileri geliyor. Başka bir deyişle Titan, tıpkı Dünya gibi volkanik açıdan hala aktif, yahut yüzeyinde, atmosferdeki metanı yenileyecek bazı kimyasal, belki de biyolojik tepkimeler gerçekleşiyor. Böyle olunca, -180 derecelik yüzey ısısına sahip bu gezegende metana bağlı bir yaşam olup olmadığı gibi bir soru geliyor akla. Bu arada belirtmek lazım; metan...

ASTEROİD KUŞAĞI NEDİR?

Mars ve Jüpiter gezegenlerinin arasında kalan yerlerde bulunan cisme evinde bulunan bölge asteroid kuşağı (asteroid kemeri) olarak adlandırılır.Ve asteroid kuşağında bulunan cisimler genel olarak planetoid ve asteroid olarak biliniyorlar. Asteroid genişlemesi o kadar fazladır ki, bu uzanan mesafe Dünya'nın Güneş'ten olan uzak bir yerde 2.5 katına denk geliyor. Genişlik bu kadar büyük olunca da içerisinde trilyonlarca asteroid içerdiği söylemek zor olmaz. Bu asteroitler 20 santimetrelik bir kayadan, 1000 kilometre çapındaki cüce bir gezegen kadar değişik boyutlarda olabiliyorlar.Güneş Sistemi'nin oluşum aşamasında Güneş'i çevreleyen toz ve kaya yer çekimi ile birlikte gezegenlere çekildi. Ancak tüm maddeler bir gezegen oluşturulmadı. Onun yerine bu maddeler bir bölgedeeye yukarıdan asteroid kuşağını oluşturdu. Asteroid kuşağı oluşumu ile ilgili farklı teoriler de yok değil. Bazı gökbilimciler kemerin yok olmuş bir gezegenin hedeflerinden birini veya oluşamamış...